TÜRK-İŞ, Temmuz ayı açlık ve yoksulluk sınırını açıkladı

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (türk-iş), Temmuz Ayı Açlık Ve Yoksulluk Sınırını Açıkladı.

TÜRK-İŞ, Temmuz ayı açlık ve yoksulluk sınırını açıkladı
26 Temmuz 2019 - 10:51

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Temmuz ayı açlık ve yoksulluk sınırını açıkladı. Toplumun ağırlıklı bölümünü oluşturan ücretli çalışanlar ve emeklilerinin geçim şartlarının ücret gelirlerinde yapılan artışa rağmen iyileşmediğinin belirtildiği açıklamada, “Toplu sözleşme kapsamındaki çalışanların ücret gelirlerinde artış beklentisi devam ediyor. Gelişen şartlar çerçevesinde tasarruf ve fedakarlık içinde yaşamını sürdürmeye çalışan iktisaden dar ve sabit gelirli kesimler, gelirin adaletli dağılmasını ve sağlanan refahtan pay talep ediyor. Gerçekleşen ya da öngörülen enflasyon oranında artan ücret gelirleri mevcut olumsuz yaşama şartlarının sürdürülmesi anlamına geliyor” ifadeleri kullanıldı.

TÜRK-İŞ Araştırmasının Temmuz 2019 ayı sonucuna göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2 bin 75 TL 24 kuruş, gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6 bin 759 TL 73 kuruş, evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 2 bin 564 TL 52 kuruş olarak hesaplandı.

TÜRK-İŞ’in yaptığı açıklamada, 2019 yılının tamamında geçerli olmak üzere bekar bir işçi için aylık net asgari ücretin 2 bin 20 TL 90 kuruş olarak belirlendiğinin bilindiğini belirtilerek, “Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çalışmalarını sürdürdüğü dönemde Konfederasyonumuz bekar bir işçi için aylık yaşam maliyetini net 2 bin 393 TL 25 kuruş olarak hesaplamış ve fakat geçerli olan net asgari ücret 372,35 TL daha düşük tutarda karar bağlanmıştı. Milyonlarca çalışanın geçim ücreti haline dönüşen asgari ücret bugün değil bir ailenin, tek bir işçinin bile geçimini sağlamaya yetecek düzeyde değildir. Yeni asgari ücretin uygulanmaya başlanmasından bu yana yapılması gereken harcama tutarı her ay artmakta ve yapılan zamların etkisiyle aile bütçesine ek yükler gelmektedir. Yılbaşında bekar bir işçinin asgari ücreti aylık net 417,77 TL artarak 2 bin 20 TL olmuş ve fakat daha aradan henüz yedi ay geçmesine karşın bu işçinin yaşam maliyeti ile mevcut asgari ücret arasındaki fark 543,62 TL’ye ulaşmıştır” ifadeleri kaydedildi.

Gıda harcaması tutarının yılbaşına göre 134 TL ve bir önceki yılın aynı ayına göre 361 TL arttığının belirtildiği açıklamada, ailenin yapması gereken toplam harcama tutarının ise son yedi ayda 437 TL, son bir yılda ise bin 176 TL artış gösterdiği kaydedildi. TÜRK-İŞ’in verileri temel alındığında ’mutfak enflasyonu’ndaki değişim ise Temmuz 2019’da şu şekilde oldu:

“Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin ’gıda için’ yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre yüzde 0,39 oranında artış gösterdi. Yılın ilk yedi ayı itibariyle fiyatlardaki artış yüzde 6,91 oranında oldu. Gıda enflasyonunda son on iki ay itibariyle artış oranı yüzde 19,38 olarak hesaplandı. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 22,86 oldu.”

2019 Temmuz ayı itibariyle TÜRK-İŞ hesaplamasına temel alınan gıda ürünlerinin fiyatlarında gözlenen değişim şu şekilde kaydedildi:

“Süt, yoğurt, peynir grubunda; süt ve peynir fiyatında bu ay önemli bir değişiklik gözükmezken yoğurt fiyatında genelde bir artış dikkati çekti. Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta; Kurban Bayramı öncesinde kuşbaşı ve kıyma et ile sakatat ürünleri ve tavuk fiyatı değişmedi. Aynı şekilde kültür balıkları fiyatı da aynı kaldı. Yumurta fiyatı bu ay yine geriledi. Bakliyat ürünlerinde (kuru fasulye, kırmızı-yeşil mercimek, nohut, barbunya vb.) bu ay mercimek fiyatında düşük oranda bir ‘ayarlama’ görüldü. Mutfak harcamasındaki rahatlamayı yine sebze-meyve fiyatlarındaki gerileme sağladı. Havaların ısınması ve tarla ürünlerinin pazarda yaygınlaşması gibi mevsim şartları nedeniyle hane halkının günlük tüketiminde önemli payı bulunan yaş sebze-meyve ortalama kilogram fiyatı bu ay 6,63 TL olarak hesaplandı. Geçtiğimiz ay 6,00 TL olarak hesaplanan ortalama sebze kilogram fiyatı bu ay 5,82 TL’ye, 7,73 TL olarak hesaplanan meyve ortalama kilogram fiyatı ise bu ay 7,58’e geriledi. Hesaplamada 12 sebze ve 14 meyve olmak üzere toplam 26 ürün dikkate alındı. Son dönemde sıklıkla tartışılan kuru soğan ve patates fiyatı pek değişmedi. Bamya, karnabahar, börülce gibi fiyatı -nispeten yüksek- sebzeler hesaplama dışında bırakıldı. Hesaplama yapılırken -her zaman olduğu gibi- pazarda yaygın bulunan mevsim ürünleri esas alındı. Araştırmada ürünlerin tek tek ağırlığı yerine harcama sepetindeki meyve-sebze tüketiminin toplam miktarından hareket edildi. Ekmek, pirinç, un, makarna, bulgur, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta; bulgur ve un fiyatı bazı marketlerde indirim nedeniyle gerilerken ekmek, makarna, irmik ve pirinç fiyatı aynı kaldı. Son grup içinde yer alan gıda maddelerinden; tereyağı, margarin ve ayçiçeği yağı fiyatı değişmedi, zeytinyağı fiyatı ise bu ay arttı. Zeytin fiyatı -yeşil ve siyah zeytin ortalaması olarak- artış gösterdi. Yağlı tohum (ceviz, fındık, fıstık, ay çekirdeği vb.) ürünlerinden ceviz fiyatı geriledi, diğerlerinin fiyatı değişmedi. Baharat (kimyon, nane, karabiber vb.) fiyatı yine aynı kaldı. Geçtiğimiz ay sonunda çay ve şekere yapılan zam bu ay piyasaya yansıdı ve fiyatlar arttı. Bal ve pekmez ile tuz fiyatı değişmedi ve fakat reçel fiyatı yükseldi. Salça fiyatı bazı marketlerde geriledi. Ihlamur fiyatı değişmedi.”

Açıklamada son olarak, “Konfederasyonumuzca hesaplanan tutarlar ücret düzeyi olmayıp haneye girmesi gereken toplam gelir miktarıdır. Ancak hanede çalışan sayısının sınırlı ve fakat ele geçen ücretin yetersiz olduğu durumlarda, elde edilen gelir birden fazla kişinin geçimini karşılayamamakta, kişi başına “insanca geçim için” yapılması gereken harcama tutarı yetersiz kalmaktadır” ifadelerine yer verildi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum